Diyanetin Fethullah Gülen Raporuna Dair / 2019 Şubat

Çağlayan Dergisi - Un pódcast de Çağlayan Dergisi

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın raporunu okurken,bu ihtimalleri sorgulayarak değerlendirmeyapmak oldukça önemli. Hatip ne diyor? Onukendine göre söyletmek isteyen ne çıkarıyor?Meşhur Farsça beytin tam yeri: “Men çe gûyem,tenburem çe zened?” (Ben hangi havadayım,tamburum ne havada? Benim söylediğim nerede,karşımdakinin anladığı nerede?)50 yıldan fazla bir zamandan beri konuşan,ülkemizin her tarafında konuştukları, yazdıklarıizlenen muhterem Fethullah Gülen’in dedikleripekiyi anlaşılmış olduktan sonra, faşistbir yönetimin propagandasıyla sun’i bir ortammeydana getirildi. “Biz elli senedir işitme, görmeve anlama engellisiymişiz. Şimdi seni yenidendinlemek ve duymak istediğimiz bir takımyanlışlarını bulmak istiyoruz” vesvesesi üflendi.Evet, bu rapor hadisesi bundan ibarettir. İslam’abağlılığı gün gibi aşikâr bir zatı İslam dışıgöstermek kolay olmadığından, hazırlatılan raportutarsız söz yığınından ibaret olmuştur. Bumetni Din İşleri Yüksek Kurulu’nun hazırlamaihtimali bence oldukça zayıftır. Zira onlar yeterincetanıdıkları bu zatta İslam dışı fikirleribulmanın pek kolay olmadığını bildiklerinden,yeni yetme birkaç raportöre verilen talimatlaalelacele hazırlatılmış ve siyasi otoritenin emriile imzalatılmıştır.Böyle olunca, girişte sunduğum 10 merhaledenbeşinci ihtimal devreye girmiş ve muhatap,söyleneni değil de bulmak istediklerini yazmış.Önyargı ile İslam, ilim ve takva beldesinin kapısıHz. Ali radıyallahu anhı, hakem kabul ettiğindendolayı mahkûm eden Haricî kafa: “Kur’an,‘Allah’tan başka Hakem aramak olmaz’ diyor(En’âm, 6/114). Sen ise ona muhalif davrandın”dediler. O: “Bu, yanlış maksat için kullanılandoğru bir söz! Dediğiniz doğru, Allah’tan başkagerçek Hakem olmaz. Fakat O, hükmünüKur’an’da bildirdi. Kur’an bir kitap olarak kendisibu hükmü uygulayamaz. Onu insanlardanbirinin uygulaması gerekir. Benim yaptığım dabundan ibaret” dedi.2 Fakat ne çare, Haricî kafadüşünmedi. Dinden çıktı diye Hz. Ali gibi, Hz.Peygamber’in (aleyhissalâtü vesselâm) övgülerinemazhar olmuş pek büyük bir ilim ve takva âbidesinikatletti. Onu vuran zalim kılıç, maalesefgünümüze kadar da kınına girmedi. Hâlbuki ohazret, kendisine kılıç çekenler hakkında mürteddememiş, “Bize karşı çıkan din kardeşlerimiz”demişti. Müslümanlığına delil olan birihakkında “İslam dışına çıktı” demenin vebaliniiyi bilirdi.Bu konu ile ilgili ayet-i kerimeleri ve PeygamberEfendimiz aleyhissalâtü vesselâmınhadis-i şeriflerini değerlendiren fukaha-i kiram:“Bir meselede doksan dokuz ihtimal küfreve bir ihtimal de küfür olmadığına olursa, küfürdeolmamak suretiyle fetva vermek gerekir”diye hükmetmişlerdir.3 Hem İmam-ı Âzam EbûHanife’nin kapı gibi ölçüsünü unutmayalım:“Kişi İslam’a hangi kapıdan girmişse o kapıdançıkar.”4İmam Tahâvî (ö. 321/933) Ehl-i Sünnet akidesinitoplayan meşhur eserinin Giriş’inde şöyleder: “Bu kitap, İmam Ebû Hanife, Ebû Yusuf veMuhammed Şeybanî gibi fakihlere göre -Allahhepsinden razı olsun- Ehl-i Sünnet akidesinibeyan etmektedir.5 Tahâvî metinde de onlarınakidesini şöyle ifade eder: “Kişi imana neredengirmişse ancak onu inkâr etmekle oradançıkar.”6 Görüldüğü gibi, bu da farklı lafızla tamamenaynı mânâyı beyan etmektedir. Yanikelime-i şehadet ile Allah’ı Rab, Hz. Muhammed’i(sallallâhu aleyhi ve sellem) onun elçisi kabuletmekle kişi İslam’a girer, ancak bunu inkâr etmekleo binadan çıkar. Bu kapı gibi ölçüyü görmezdengelen, kişiyi paketleyip balkondan yeresarkıtmaya kalkarsa bu iş geçerli olmaz, amabuna girişen, balkondan düşebilir. Kimsenin debu duruma...