Zübeyir Gündüzalp / 2019 Ekim
Çağlayan Dergisi - Un pódcast de Çağlayan Dergisi

Categorías:
Zübeyir ağabey askerliğini yaptıktan sonraKonya’da memurken Halıcı Sabri ağabeyle tanışır. Küçük Sözler ve Gençlik Rehberi kitaplarını,bir lise talebesi olan Rıfat Filiz ağabeyden alır.Sabri ağabeyin oğlu Feyzi Halıcı’nın tertiplediği Risale-i Nur sohbetlerine dâhil olur. Böylece Konya’da Risale-i Nurları okuyan bir grupteşekkül eder. Bunlar; Muhsin Alev, Ziya Arun,Ziya Nur Aksun, Kâmil Öztürk, Ahmet Atak (Hatip), Feyzi-Mehdî ve Ömer Halıcı’dır.Zübeyir ağabey Üstad Hazretlerini ilk defa1945’te, Emirdağ’da ziyaret eder. Üstad onaders verirken “Mesleğimiz meşakkattir. Meşakkat ise makbuliyet alâmetidir” demiştir. Meşakkatler hayatı boyunca hep kendisini takipetmiştir. Üstad ile görüşmesi ona derinden tesir etmiştir. Bunu şöyle dile getirmişti: “ÜstadHazretlerinin vech-i mübarekini (mübarek yüzünü) çevreleyen heybet ve celâl ifadesinin yanında projektör gibi parlayan fart-ı zekâ (yüksek derecede zekâ) şuleleri parlayan gözlerininderinliklerinde şe�kat, merhamet, rikkat veasâlet görünüyordu.”Zübeyir ağabey, İslahiye’de postane memuruiken lise müdürüne ziyarete gider, dost olur. Gelip giderken bazı öğrencilerle tanışır. Onlarla birhizmet bağı kurar ve orada bir cemaat oluşur.İslahiye’de bir polis memuru ile de dostluk kurar. Bu memur bir gün gelip kendisine;“Bugün emniyete çift yıldızlı bir mektup geldi.Sanırım seni takip için gönderildi” der. Zübeyir ağabey buna hiç önem vermez. Birkaç günsonra aynı polis gelip “Beni de seni takip içingörevlendirmişler! Onlara ne cevap vereceğimibilirim. Ha bir de ‘Bu kurnaz bir Nurcudur, haberi olmadan takip edilsin’ diye not düşmüşler”der. Bu inançlı ve mert polis daha sonra, “Eğerbütün memurlar Zübeyir Gündüzalp gibi olsa,devletin sırtı yere gelmez” diye bir rapor yazar.23 Ocak 1948 tarihinde Emirdağ’dan Afyonhapsine gönderilen Bediüzzaman Hazretlerinin ileri gelen bütün talebeleri de yanındadır.Yalnız bunlar arasında Zübeyir Gündüzalp ağabey yoktur. Buna çok üzülen Zübeyir ağabey,Üstad’la hapiste olmamayı büyük bir eksiklikolarak görür. Bir hapishane ziyaretinde bu sıkıntısını Ceylan Çalışkan ağabeye açar. O da,“Ondan kolay ne var! İnönü’ye bir telgraf çek,ertesi gün yanımıza gelirsin” der. O da hemen“Siz Nurcuları Afyon Hapishanesinde topluyorsunuz, ama Akşehir’de posta memuru ZübeyirGündüzalp’i görmüyorsunuz. O durmadan Nurculuk yapıyor” mealinde İnönü’ye bir telgrafçeker. Ardından gelen bir emirle hemen tutuklanıp Afyon Hapishanesine konur